Dilara Keleş
Duisburg Essen Üniversitesi Türkistik Bölümü Öğrencisi
Korona Virüsü nedeniyle üniversiteler kapatıldığında, ben henüz ikinci sömestr öğrencisiydim. Sadece ilk sömestrim üniversitede geçmiş oldu, yani yaklaşık dört aylık bir zaman. Kendimde eleştirdiğim en büyük sıkıntı kaynağım ve zayıf noktam utangaçlığımdır. Yeni bir ortama girince, hemen herkesle tanışıp yakınlaşamıyorum. İlk başlarda sessizce kenardan izlerim ve sonrasında zamanla alışırım. Bu maalesef üniversitelerin kapanmasıyla daha da kötü oldu benim için, çünkü dört duvar arasında yalnız kalmış, sorularını ve sorunlarını başkalarıyla paylaşamayan kendimle baş başa kalmış oldum. Çok zorlandım.
Evde kaldığım ilk sömestr sonundaki sınavların çoğundan geçemeyip derslerden kalmış oldum, çünkü matematik gibi birçok zor derslerdeki sorunlarımı bire bir, yüz yüze konuşup çözebileceğim özel dersler yoktu.
Canlı derslere ilk başlarda katılsam da bir süre sonra, yataktan kalkıp çalışma masama oturmak zor geldi. Birkaç kez tam teferruat ve istekli katılmıştım derslere. Sonrasında başta kameramı kapatarak uzaklaştım. Ardından pijamalarımı çıkarmadım ve derse odaklanmakta zorluk çektim. Bir süre sonra yataktan bile kalkmayıp derslere oradan katıldım. Bazen ders esnasında uyuya kaldım.
Yedinci sınıfa giden bir kardeşim var. Okullar da aynı üniversiteler gibi kapanınca o da uzaktan eğitim görmeye başladı. Bir süre sonra okullar açıldı, sonra vaka sayıları artınca tekrar kapandı. En son çareyi okuldaki sistemi değiştirmekte buldular. Her sınıf haftada üç gün okulda ders gördü ve geriye kalan iki gün uzaktan eğitime devam ettiler. Böylelikle öğrencilerin hepsi aynı anda okulda olmayınca daha az temas oldu ve daha az risk oluştu. Okulda maske zorunluluğu zaten baştan beri hep vardı ve hala devam ediyor. Kardeşimin okulunun bu sistemi geliştirmesi beni şaşkınlığa uğrattı. O yaştaki çocuklara güvenip okulları açıyorlar, ama yetişkin üniversitelileri hâlâ evlerde bırakıyorlar diye anlam veremedim. Şimdi kardeşim yaz tatilinden beri yine eskisi gibi haftanın beş günü gidiyor okula. Ve bizler hâlâ evdeyiz…
Üniversite hayatımın bitmesine sadece bir buçuk yıl kaldı ve ben bazen kendimi odamda, diplomamı online tören ile alırken hayal ediyorum.
Bu pandemi sürecini bizleri evlere mahkûm etmeden, disiplinle ve düzenle geliştirilmiş bir planla, atlatabilirdik diye düşünüyorum.