Almanya’nın on yılı aşkın süredir göçmenler dışında tartışacak başka konuları yok muydu? Ya da medyada, siyasi “talkshow”larda bu konular farklı tarzda, yapıcı bir bakış açısıyla ele alınamaz mıydı? Farklı resimler gösterilemez miydi? Tarihsel karşılaştırmalar yapılamaz mıydı? Alışıldık konuşmacılar dışında bu toplumu temsil eden baska kimseler yok muydu? 80 milyon nüfuslu bir ülkenin savaş, küresel kriz, göç, entegrasyon, radikal İslam, mülteciler gibi iç ve dış politika tartışmaları olmasaydı, harkulade bir federal cumhuriyette mi yaşıyor olurduk? Medya aracılığıyla aktarılan gündem hangi konuları gölgede bırakıyor? Bu konular bir toplumun en canalıcı sosyal ve siyasal sorunlarını içinde barındırıyor olabilir mi? Gündem dışındakiler nasıl gündeme taşınabilir?
Bu sayıda yayınladığımız “Alman Medyasına Konu Önerileri” başlıklı bölüm bu sorular için bir platform sunacak ve gelecek sayılarda da bölümün yayınına devam edilecek.
Alman Medyasına Konu Önerileri I-II
Prof. Dr. Patrizia Tolle/Daniela Richter
Basında yaşlı yurtlarında yaşayan insanlara uygulanan şiddet ve.. Devamını oku>>
Prof. Dr. Wolf D. Bukow
Kentler dünya genelinde baskın yerleşim biçimlerine dönüşmüştür.. Devamını oku>>
Prof. Dr. Franz Hamburger
Medya Soruları
İnsanların hareketliliği onların iletişimini değiştirmiştir. Onlar… Devamını oku>>