Güney Afrika Cumhuriyeti’nin, uluslararası EĞİTİM HAKLARININ GENİŞLETİLMESİ (26. Madde Projesi) çalışmamız kapsamında pilot uygulama ülkesi olarak seçilmiş olması, hepimiz için çok olumlu bir gelişme ifade ediyor. Bu yılın Şubat ayında gerçekleştirdiğimiz Akademik Danışma Kurulu (AAB) toplantısında, pilot uygulama fikrini katılımcılara sunmuştum. Elbette Güney Afrika Demokratik Öğretmenler Sendikası (SADTU) Genel Sekreteri Sayın Mugwena Maluleke‘nin bu fikri desteklemesi bizi cesaretlendirdi. Bu fikri ana platformumuzla şu şekilde paylaştık:
“26. Madde Projesi’nin amacı, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin (İHEB) 26. maddesinin değiştirilmesi için ortak bir deklarasyon hazırlamaktır. Bu amaçla, mümkünse her ülkede partnerlerimizin bir danışma kurulu oluşturması planlanmaktadır. Bu kurullar, söz konusu ülkedeki bakanlıklardan, sendikalardan, öğrenci birliklerinden, üniversitelerden, STK‘lardan vb. danışma kuruluna seçilecek birer temsilciden oluşacaktır. Eğer Güney Afrika‘da bir pilot uygulama başlatabilirsek, bu diğer ülkelerdeki partnerlerimiz için de önemli olabilir mi? Güney Afrika‘daki ilişkilerimiz çok olgun görünüyor ve böyle bir saha çalışması için potansiyel sunuyor. Bu ankette sizin görüşlerinizi almak ve pilot proje ülke deneyimine ilişkin beklentilerinizi öğrenmek istiyoruz”.
45 ülkeden 100’ü aşkın kuruluşu kapsayan bu çalışmadaki partnerlerimiz, anketimize verdikleri yanıtlarda, çoğunluk olarak pilot uygulamanın yararlı olacağını bize bildirdiler. Böylece bu yöndeki hazırlıklarımız başlamış oldu.
Evet, pilot uygulama bizi dinamik bir süreçle karşı karşıya bırakacak. Birlikte çok ilginç bir anı inşa ederken, aynı zamanda bu anın tanıkları olacağız. Eğer başarılı olursak, tarihte eşine az rastlanır bir olaya tanıklık etmiş olacağız. Küresel ölçekte çıkarları örtüşen demokratik kitleler, eğitim hakkını belki de en kapsamlı anlamıyla bir insan hakkı olarak formüle etmek, ve daha da önemlisi, bu hakkı bizzat savunmak için bir araya gelecekler. Güney Afrika‘da böyle bir anın ilk nabız atışlarını dinlemenin, bu ülkedeki direniş tarihini bilen ve özgürleşmeyi sabırsızlıkla bekleyenler için olağanüstü olumlu bir çağrışım yapması şaşırtıcı değildir.
Peki pilot uygulama nasıl işleyecek?
İlk etapta, yukarıda Güney Afrika Ulusal Akademik Danışma Konseyi (RSA-NAAC) olarak adlandırdığımız yapıyı oluşturmak için adımlar atacağız. Şöyle bir örnekle konuyu açmaya çalışalım: SADTU ve ekibi, Profesör Rasigan Maharajh, Profesör Martha Matashu ve Ajay Lachhman’ın (Mauritius) bizim yardımımızla koordine edeceği bir RSANAAC’nin oluşturulması, ulusal olarak seçilen bileşenlere duyurulacak ve RSANAAC’ye bir temsilci göndererek katılmaya davet edileceklerdir. Bu sürecin Kasım 2024 ya da gerekirse yıl sonuna kadar süreceğini varsayalım. Bu tarihe kadar ulusal paydaşlar arasında bir duyarlılık yaratılmış ve RSA saha çalışması için zemin hazırlanmış olacaktır.
Ardından RSA-NAAC ile birlikte tartışmanın ana hatlarını çizmeye başlayacağız. 45 ülkeden partnerlerimiz bu süreci çok yakından takip edecek ve gerektiğinde verilecek görevlerden sorumlu olacaklar.
Bu tartışmanın içeriği ne olabilir?
Bir fikir vermesi açısından aklımıza gelen konuları sıralayalım:
– İnsan hakları mutlak olarak formüle edilebilir mi?
– İnsan doğası nedir?
– Eğitimin piyasaya uygunluğu aynı zamanda onun kaçınılmaz sınırlaması değil midir?
– Ücret bağımlılığına indirgenmiş insan zaten “insan hakları”ndan dışlanmış değil midir?
– Vasıfsız İşgücü Gereksinimi ve Eğitimden Dışlanma Arasındaki Bağlantı
– Eğitimin uluslararası kuruluşlar tarafından yönlendirilen dönüşümü
– Ulusal ve uluslararası düzeyde eğitim politikasına gayrimeşru müdahaleler
– Çatışma bölgelerinde eğitim hakkı
– Ekonomik kriz ve eğitim hakkı üzerindeki etkileri
– Uluslararası hukukun aşınması ve bunun eğitim hakkı üzerindeki etkileri
– Ulusal bağımsızlık, sanayileşme ve eğitimde ilerlemenin birbiriyle bağlantısı
– Elit eğitim mi, rekabetsiz nitelikli eğitim mi?
– Hangi çıkarlar “herkes için nitelikli eğitime” kesinlikle zıttır?
– BM‘nin demokratikleştirilmesi – köklü bir değişim için reform yeterli mi yoksa işçi sınıfının sesini duyurmasına, oyuna ve veto hakkına mı ihtiyacımız var?
– BM genel merkezinin new York’tan taşınması fikri
– Dijital dünyanın demokratikleşmesi
– a) eğitimin tanımı b) eğitimin kalitesi c) eğitimin maliyeti ve eğitime erişim d) eğitim sağlayıcılar e) eğitim süresi f) Eğitim Haklarının Genişletilmesi projesi kapsamında hazırlanacak bildirgenin uygulanması için koşulların yaratılması g) Diğer hususlar (en fazla 10 sayfa)
RSA-NAAC bileşenleri, farklı istişare toplantılarında yukarıdaki ve/veya benzer konulardaki önerilerini ortaya koyma fırsatına sahip olacaktır. İstişare toplantılarının sıklığına bağlı olarak, 2025 yılı sonuna veya Ocak 2026‘ya kadar, RSA-NAAC tarafından İHEB‘nin 26. maddesinin aşamalı olarak yeniden düzenlenmesine yönelik bir öneri kataloğu hazırlanacaktır.
Bu sürece Eğİtİm Haklarının Genİşletİlmesİ projesinin ana çalışma grubu olan AKADEMİK DANIŞMA KURULU da (AAB) eşlik edecektir. ÜYELER (16):
• Prof. Dr Michael Winkler (Almanya)
• PoliTeknik (Zeynel Korkmaz)
• Mugwena Maluleke (Güney Afrika Demokratik Öğretmenler Sendikası Genel Sekreteri)
• Prof. Dr. Vernor Muñoz Villalobos (Former UN Special Rapporteur on the Rights to Education, Costa Rica)
• Prof. Dr Heinz Sünker (İngiltere, Almanya)
• Prof. Dr Marlies W. Fröse (Almanya)
• Prof. Dr Eric Mührel (Almanya)
• Rama Kant Rai (National Coalition for Education – Hindistan)
• Prof. Dr Benjamin Bunk (Almanya)
• Prof. Dr Xavier Diez (İspanya)
• Prof. Rasigan Maharajh (Güney Afrika)
• Prof. Dr Michael Klundt (Almanya)
• Prof. Dr Peter Rödler (Almanya)
• Prof Enrique Diez (İspanya)
• Prof. Martha Matashu (Güney Afrika)
• Prof. Sanjoy Roy (Hindistan)
Güney Afrika‘da kuracağımız Ulusal Akademik Danışma Konseyi (RSA-AAC) için bir merkez belirlenebilir ve, örneğin SADTU Genel Merkezi gibi, kapsayacağı tüm kuruluşların temsilcileri için bir çatı sunabilir. Buna ek olarak, farklı kuruluşlar, belirlenecek konular temelinde akademik ve örgütsel tartışmalara ev sahipliği yapabilir. Örneğin, temsilciler Johannesburg Üniversitesi‘nde Prof. Salim Valley‘in daveti üzerine aşağıdaki konuda bir araya gelebilir: Ulusal Bağımsızlık, Ekonomik Kalkınma ve Eğitim Sistemlerinin İlerlemesinin Birbirine Bağımlılığı.
COSATU tarafından düzenlecek toplantılarda aşağıdaki konular tartışılabilir:
– Ücret bağımlılığına indirgenmiş insan zaten “insan haklarından” dışlanmış değil midir?
– Vasıfsız İşgücü Gereksinimi ve Eğitimden Dışlanma Arasındaki Bağlantı Toplantılarda öne çıkan ve üzerinde mutabık kalınan fikirler bildirge için maddeler halinde formüle edilecektir.
Pilot uygulama ülke çapına nasıl
yayılabilir ve kapsayıcı olabilir?
Witwatersrand Üniversitesi Johannesburg‘ un önde gelen üniversitelerinden biridir. Her üniversite gibi, sosyal bilimler, hukuk, eğitim, psikoloji ve projemizle ilgili diğer birçok disiplinde çok sayıda fakülte, bölüm ve kürsüye sahiptir. Üniversitenin web sitesinde yapılan bir arama, örneğin UNESCO Öğretmen Eğitimi Kürsüsü‘nü ve öğretim üyelerinin listesini ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle rektöre, dekanlara ve/veya kürsü başkanlarına pilot uygulama hakkında bilgi veren ve onları katılmaya davet eden bir mektup yazılabilir. Bu şekilde, bir üniversite bünyesinde farklı alanlardan uzmanlar pilot uygulamaya katılmak üzere davet edilmiş olur ve bu yöntem ülkedeki diğer önde gelen üniversitelerde de tekrarlanabilir: Cape Town, Pretoria, Stellenbosch, KwaZulu- Natal, Western Cape, North West vb.
Bu üniversitelerdeki öğrenci birliklerine ulaşmak da büyük bir başarı olacaktır. Diğer yandan Güney Afrika Sendikalar Kongresi COSATU‘ya üye çok sayıda sendika bulunmaktadır. Farklı sektörlerden işçileri kapsayan COSATU‘nun katılımı, öneriler kataloğuna geniş bir meşruiyet zemini kazandırmak için muazzam ve vazgeçilmez bir fırsat sağlayacaktır. Eğitim, sağlık, madencilik, enerji, tekstil, ormancılık, tarım, ulaşım vb. sektörlerdeki işçilerin taleplerini yansıtan bir öneri kataloğunun ne kadar değerli, demokratik ve etkili olacağını hayal edebiliriz.
26. maddenin değiştirilmesine yönelik bu pilot uygulamanın, Güney Afrika Cumhuriyeti için demokratik kitle hareketleri tarafından formüle edilen ve savunulan bir Eğitim Programı/Politikası niteliğine bürünme potansiyeli taşıdığını da belirtmek gerekir. Bu, pilot projenin önemli bir yönüdür.
Öte yandan öneriler kataloğunun hazırlanacağı istişare toplantılarına her zaman uluslararası kuruluşların davet edilmesi öngörülmektedir, örneğin:
– Birleşmiş Milletler ve UNESCO
– Eğitim Enternasyonali
– Dünya İşçi Sendikaları Federasyonu – WFTU
– Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu
– ITUC
– Public Services International
– IndustriAll Küresel Sendika
– İnşaat ve Ağaç İşçileri Enternasyonali
– BWI
– Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyon
– Uluslararası Yerel Yönetimler Birliği İşçiler
– La Via Campesina Uluslararası Köylü Hareketi.
GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ
PİLOT UYGULAMASININ
PARTNERLERİMİZ ARASINDAKİ
BİRLİK VE DAYANIŞMAYI
DERİNLEŞTİRMESİ DİLEĞİYLE…
Sunum
Zeynel Korkmaz